5590BBKOİletişim kur benimle KARDEEEŞ
Baba Sayfa
Ailem
Babam
Misafirliklerimiz
Resimler
Sayaç Bilgileri
Dostlar
İletişim
Diğer
Favori Linkler
Babam

 

20.12.2011  saat  01:20


Elli yaşlarına yaklaşmış bir adam için zordur babasının ölmesi... her yaşta zordur aslında ama bu yaşlarda daha çabuk anlıyorsun babanla birlikte nelerin senden kopup gittiğini.

An be an eriyip gittiğini görürsün o hayat dolu adamın. Ne kadar kötü olsa da durumu "daha iyi" dersin soranlara. Onunla her konuştuğunda moralini düzeltmek için senin bile inanmadığın bir sürü şey söylersin. Söylersin ki kendini daha iyi hissetsin, sen inanmasan bile o inansın, mucize yaratmaya çalışırsın. Kendin olsan o kadar koymaz da, babana zarar verdikçe sen hissedersin acısını.

Sonra saniyeler dakikaları kovalarken o an baban yolun sonuna doğru hazır olur. Yatağında zorlukla nefes alıyordur. O an yüzünde görünür yolculuk. Onun canı yandıkça senin boğazında düğümlenir bir şeyler.
Istırap denilen şey bu olsa gerek. Ağlamamak için tuttukça kendini daha çok zorlar boğazına düğümlenen acı. Güçlü görünmeye çalışırsın babanın son anlarında. Sonra birden bire gözleri boş bakar babanın. Son nefesinde bile yük olmak istemez, üzmek istemez kimseyi. "iyiyim" der gibi zorlayarak kendini. Tut nefesini! sakın ağlama! Zorlarsın kendini... bir şeyler yapabilmek için koşturursun sağa sola amaçsızca. Nafile çabaların gelen ambulans ile bölünür. Sonra gidilen hastanede başlar bitmek bilmeyen bekleyiş. Kapı her açıldığında doktorları hemşireleri görürsün yatağın başında. Merakla içeri başını uzatırsın. Korkuyla bakarsın en güvendiğin adamın bilinçsiz yatan bedenine.

sonra...

saat 01:20 de bir doktor çıkar kapıdan. O anda anlarsın aslında ne olduğunu. Sorar zaten hastanın yakınları kimler diye. Oğluyum ben dersin. Hayatla ölüm arasındaki seçimini söyler 47 yılına damga vurmuş adamın; "hastamızı kaybettik!".

Bir anda kapkara bir duman sarar her yerini ama zifiri bir duman bu. Gözyaşlarından değil de bu kara dumandan göremezsin etrafındaki hiçbir şeyi. Onca sene beklediğin şey bu olamaz. Hazırlıklı olduğun şey bu olamaz. Ç
ünkü bu başka bir şey, çok daha büyük, çok daha farklı kendini hazırlamak için defalarca düşünüp provasını yaptığın şeyden.
Kırklı yaşlarda zordur babanı kaybetmek. Ailenin dayanak noktası sen olursun aniden. Sen ağlayamazsın, sen üzgün görünemezsin, sen güçsüz olamazsın. Herkesten daha çok ağlamak istesen de, hepsinden daha üzgün olsan da, herkesten daha güçsüz kalsan da sen dik durursun.

Hayır giremezsiniz demelerine rağmen odaya dalarsın ve bir yatak üstünde yüzünde daha önce hiç görmediğin o ifadeyle öylece yatmaktadır. Her şeyi bir kez daha yaşarsın o anda. Son kez başını okşarsın... babam dedikçe sesini duymak istersin, daha sert okşarsın başını... daha çok bastırırsın elini! Uyansın diye yanaklarını seversin. Af dilersin babandan o anda. Daha fazla yanında olamadığın için, onu ne kadar çok sevdiğini daha fazla gösteremediğin için, bilmeden onu üzdüğün için. Yalvarırsın babanın buz kesmiş bedeni başında.

Bütün gece yalnız başına morgda kalacak olması bile gözlerini buğulandırır. Ya ölmemişse... ya morgda uyanmışsa düşünceleri yer bitirir içini.

Saatler sonra elinde bir çanta ve çantanın içinde babanın evrakları ile dönersin, eve gelince bekleyen annen yüzünde öyle muazzam bir dehşet görür ki olduğu yerde kalır daha tek kelime edemeden. Düşünemezsin o anda. Düşünmek istemezsin. Rüyanın bitmesini istersin sadece. Bir an önce uyansam da bitse bu yaşananlar dersin, iyi haberi vermek için senin gelmeni beklemişlerdir ama haber iyi değildir, bir şey söylemezsin... ağzın açılmaz bile. Sesin çıkmaz ki zaten. Sarılıp hüngür hüngür ağlamasını dinlersin annenin ve kuzeninin.

O gece bitmez.

Gün döner. Seni o gün çok zor bir görev bekler. Babanı gömmek sana düşer. Her şeyiyle sen ilgilenirsin. Her işlemde bunların gerçek olmadığını düşünürsün ama aslında attığın her adımda babanı toprağa bir adım daha yaklaştırırsın. Son görev denilen o acı tecrübeyi sen yaşarsın en yakından.

Babanızın tabutunu taşıdınız mı hiç?
Toprağa götürüp o çukurun içine girip kucağınızda bundan sonra hiç uyanmayacağı bir yere yatırdınız mı?
Üstüne kendi ellerinizle toprak attınız mı?
Ben bundan 40 gün önce yaptım bütün bunları...

Doktorların dediği gibi "hastamızı kaybettik"... ama yanılıyorlar. Onlar hiçbir şey kaybetmedi.

Ben kaybettim.

Hayatımın bundan sonrasını, çocuklarımın dedesini, annemin kocasını, karımın kayınpederini, akıl hocamı, başarılarımda gurur duyacak insanı, söyleyemediklerimi, söyleyeceklerimi, duyamadıklarımı, sohbetlerimi, kahkahalarımı, üzüntülerimi, sevinçlerimi, dayanak noktamı... her şeyimi!

Ben babamı kaybettim.

2407196424071964

2710193820122011

007hasankorkmaz

burdurhasankorkmaz

hasankorkmazburdur

15hasankorkmaz

hasankorkmaz15

burdurluyuzgoogleamca

Baba SayfaAilemBabamMisafirliklerimizResimlerSayaç BilgileriDostlarİletişimDiğerFavori Linkler